EFLANİ İLÇESİ - ŞENOL SUSOY
  Atatürk'ün başörtüsü için düşündükleri
 



1) Mustafa Kemal, 21 Mart 1923 günü Konya Yeşilay Cemiyeti Kadınlar Şubesi'nde yaptığı konuşmada şunları söylemektedir: "Memleketinizin bazı yerlerinde, daha çok büyük şehirlerinde, giyim şeklimiz ve kıyafetimiz bizim olmaktan çıkmıştır. Şehirlerdeki kadınlarımızın giyim şekli ve örtünmesinde iki şekil kendisini gösteriyor: Ya çok açık ya çok kapalı görülüyor. Yani ya ne olduğu bilinemeyen, çok kapalı çok karanlık bir giyim tarzını gösteren kıyafet (peçe örneği) veyahut Avrupa'nın en serbest balolarında bile dış kıyafet olarak giyilmeyecek kadar açık bir giyim şekli. Bunun her ikisi de şeriatın tavsiyesi dinin emri haricindedir. Bizim dinimiz kadını o aşırı açılmaktan da, bu aşırı kapanmaktan da men eder... Dinimizin tavsiye ettiği tesettür (örtünme) hem hayata hem fazilete uygundur." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, c. II, Atatürk Araştırma Merkezi yayınları, Ankara, 1981, s. s. 149-150)

2) O günlerde yaşanan bir olayı Mustafa Kemal'in genel sekreterliğini yapan ve sonra Milli Eğitim Bakanı olan Hikmet Bayur şöyle anlatır: Trabzon Valisi Rıfat Bey'den bir mektup alınmıştır. Mektupta, derslere başörtüsü ile giren bir öğretmenin durumunun önlenmesi istenir. Bayur, "Ne yapalım?" diye mektubun muhtevasını Atatürk'e anlatınca ondan şu cevabı alır: "Bu işe karışma, zamanla kültür ilerledikçe bunlar hep olacaktır; bu sırada bize düşen başörtüsünü giymeye zorlayanlar varsa onlarla mücadeledir. Başörtüsü işi fes gibi kör bir taassubun sonucu değildir; insanlarda pek canlı olarak var olan ayrı bir duygunun, kıskançlık duygusunun da etkisi altındadır. Onunla mücadele apayrı bir konudur." (Hikmet Bayur, Atatürk'ten Hatıralar, Belleten Dergisi, sayı 148, s. 446)

Bunun dışında konuyla ilgili olarak Mustafa Kemal şöyle der: "Şunu ilave edeyim ki, kadınlık meselesinde şekil ve kıyafet görünüşte ikinci derecededir. Asıl mücadele sahası, kadınlarımız için şekilde ve kıyafette muvaffakiyetten ziyade, muzaffer olunması lazım gelen saha nur ile, irfan ile, faziletin hakikatleri ile süslenmiş duruma hazırlanmaktır. Ben sayın hanımlarımızın Avrupa kadınlarından aşağı kalmayacak, bilakis pek çok yönlerden onların üstüne çıkacak nur ve irfanla hazırlanacaklarına katiyen şüphe etmeyen ve buna kesin olarak emin olanlardanım." (Söylev ve Demeçler, II, Atatürk Araştırma Merkezi yayınları, s. 152-153)

 
  Copyright@ by Şenol SUSOY  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol